9 Haziran 2012 Cumartesi
Çeşme Vestel Servisi - 444 1 494
her zaman özlenen, her gidenin her yaşayanın aklındaki tekrar dönsem mi diye düşündüğü eski sevgili.
geçen hafta sonu denenmiş optimum bir rotası:
bornovada ege üniversitesi önünde eski günleri anarak yapılan kahvaltının ardından doğru karşıyaka çarşıya. burada planlanan kokareç ve turşu suyuydu ama kahvaltı abartılmış biraz beceremedik onu da sıkıştırmayı. arkasından vapur keyfiyle konak. kızlarağasında türk kahvesi, salep keyfi ve saçmasapan alışverişten sonra sahilden yürüyerek pasaport. oradan mavi köşe büfe nin artık büfe olmamasına üzülerek yenen karışıklar. ardından sevgi yoluna uzanılır ama sevgi yolu yerinde bulunamaz. son durak beklendiği gibi alsancak ve buz gibi biralar.kısa süreli bir ziyeretim sonucunda, kent yaşamının merkezinden kaymış olan insan yaşamını tekrar ait olduğu yere yerleştirmeyi başarabildiğini gördüğüm, türkiye'nin üçüncü büyük kentidir.
Çeşme Vestel Servisi - 444 1 494
özellikle dikkatimi çeken bir nokta ise izmir'in merkezi olan konak meydanının metropolitan kent merkezlerinden olumlu yönde farklılaşmasıydı. konak meydanı 2003 yılında epa mimarlık tarafından projelendirilmiştir. bu projenin en önemli noktası sahil şeridiyle, içerisinde saat kulesini ve izmir hükümet konağını bulunduran kamusal kent meydanı arasındaki otoyolu alta alarak kent yaşamına eklemlenen yeni bir kentsel mekan oluşturmasıdır. benim dikkatimi çeken ve etkileyen şey bu mimari düzenlemelerden daha çok büyük şehir yaşamı süren insanların, kentin merkezindeki bürokrasinin soğuk yüzünü yok sayarak meydanın çeşitli yerlerinde bulunan yeşil alanlarda tıpkı küçük ve şirin kasabalardaki gibi yayılmaları ve denizi seyretmeleriydi. bu karşılaştırmada kötü örnek olarak istanbul'u aldığım için bu sahne beni oldukça mutlu etti. istanbul'da unutulmuş olan şehir olma bilinci izmir'de vücuda gelmiştir ve benim gibi büyük kentlerin sahte ışıltısından, kalabalığından bunalan insanların izmir'e gıptayla bakmasına neden olmuştur. seviyorum izmir'i ve orada yaşayacak kafaya ulaşmak istiyorum. eğer bir gün istanbul'un benden aldığı insani yanlarımı tekrar geri alabilirsem, bu rehine türü yaşamdan kurtulursam ilk durağım izmir olacaktır.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder