23 Temmuz 2012 Pazartesi
Arçelik Servisi Karşıyaka
taraftarının son barikatı "sevinmek için sevmedik" edebiyatıdır.
herhangi bir beşiktaş taraftarına "kendinizi bi bok sanmayın, bi tek siz değilsiniz takımını seven" dediğinizde ya da takımın başarısızlığından söz açtığınızda, ya da galatasaray-fenerbahçe rekabetinin arasına zorla girmeye çalışmalarından söz ettiğinizde, "biz sevinmek için sevmedik olm" derler içleri kan ağlayarak, "hem hakemler cimbolu federasyon fenerli" derler. "bizim taraftarımız yeter olm!" derler.
siz de "hee hee dabi dabi" deyip acıyıp saçını okşayıp bırakırsınız, tartışma biter.
ha kesinlikle türkiye'nin en değerli kulüplerindendir. ama artık kabul etmesinin zamanı gelmiştir: "türkiye'nin 3. büyüğüdür".
üç büyükler içinde en başarısız takım olduğu için olsa gerek, taraftarı korkunç yanılsamalar içinde. üç büyüklerin en küçüğü ya, bunu sevenler zannediyorlar ki diğer ikisini sevenlerin takımlarını sevme nedenleri bunların beşiktaşı sevme sebeplerinden farklı. bu fark sevginin niteliğini de niceliğini de belirleyen bir şey: ötekiler başarıya tapıyor...
Arçelik Servisi Karşıyaka
halbuki öyle bir şey yok. yani öyle bir fark yok. çünkü kardeş sen beşiktaşlısın, adana demirsporlu ya da batman petrolsporlu ya da samsunsporlu değilsin. sen de başarılı olma ihtimali en yüksek takımlardan birini seçmişsin. benim feneri, ötekinin cimbomu seçmesi gibi seçmişsin, başka türlü değil. kimse liverpool'dan sekiz tane yediği gece ansızın merhamet krizine girip beşiktaşlı olmadı. sen ve diğerleri zaten beşiktaşlıydınız, biz de zaten sekiz atsanız sizden olmayacaktık.
aşklanılacak renkler çocuklukta seçilir her daim, zaten başka türlüsü pek makbul değildir. beş yaşındayken herkes en sevdiği yakınının takımını tutar ucundan azcıcık... olaylar zamanla gelişir. ha sen şimdi bize ben beş yaşımdayken yaptığım bir takım analizler neticesinde beşiktaşın en küçük, en başarısız, taraftarı en deli dolu, mazisi en pürü pak, futbolcular en bi beyendi takım olduğunu idrak ettim ve siyah beyaza biat ettim diyorsan, eyvallah... sana diyecek sözümüz yok... ama aslında böyle olmadığını hepimiz biliyoruz... o halde bu kıvranış, bu çılgın saçmalamalar neden? neden takımınızı değil de takımınızı sevme biçiminizi bu kadar öne çıkarıyor, sevginizi diğer sevme biçimleriyle, hiç tecrübe etmediğiniz diğer sevgilerle kıyaslıyor ve küstahça kibirli çıkarımlar atıyorsunuz ortaya? sen liverpool hezimetinden sonra beşiktaş aşkını askıya almayı ne kadar düşündüysen ben de denizli ve trabzon maçlarından sonra o kadar soğudum fenerden... biliyorum ki 6-0 da bu kadar soğuttu o adamları cimbomdan... yani hiç...
bu arabesk tavrı bırakın dostlar.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder