31 Temmuz 2012 Salı
Siemens Servisi Buca
fenerbahçe, taraftarları tarafından yönetilen, yönlendirilen, şekillendirilen bir sivil toplum kuruluşu değil. az buçuk politikleşmeye başlayan taraftar son genel kurulda ne yazık ki bunun farkına varmak zorunda kaldı. kulübü yönetenler ile kulübü sevenler arasındaki derin uçurum esasında yöneticilerin ve kongre üyelerinin taraftarlık dışında kalan kişisel çıkar ilişkileri sebebiyle oluşuyor. aşağı yukarı her yerde de böyledir. sermayenin has adamları yönetiyor spor kulüplerini. dün rüzgar enerjisi ihalelerine giren adnan polat, stat açılışında taraftarına ve özhan canaydın'a hakaretamiz sözler sarf eden kişilerden özür diledikten sonra yerine gelen adam kalkıp "25 milyon gs'li akp'ye oy verdi" dediğinde bu sözlerin altında ne vardıysa bugün de fb güya siyasi iktidar ve tahakküm ile çatışırken yönetimine iktidarın adamları girebildiğinde de aynı şey var.
Siemens Servisi Buca
alakasız yerden anlatmayı deneyeyim; arap baharı denen ve kuzey afrika-ortadoğu ülkelerinde halk isyanlarıyla hükümetlerin devrildiği bir dönemde ortaya çıkan yegane şey, hükümetlerin ülke halklarını temsil etmediği olmuştu. hükümetlerin olur dediğine halk esasında olmaz diyordu ama baskı sonucu belli olmuyordu, sonunda patladı. izdüşümünü alırsak fenerbahçe yönetimleri de fenerbahçelileri temsil etmiyor. ancak işin içinde taraftarlık gibi sorgusuz sualsiz teslimiyet içeren bir tür duygusal bağ olduğundan bunu anlatmak kolay değil.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder