9 Nisan 2012 Pazartesi
Arçelik Servis Bornova
löö erdahl şekerpare tarifini okurken internetten, ben, gülme krizi nedeniyle komaya girdim, sonra yavuz'u görünce ayıldım. sen öyle başının üzerinde gramofonla böyle bir kara sevda dinlettin ya zeynep'e, yüreğimin üzerinde yerin var artık. ayyyy yazar tıkanmasından çıkmış tuna kiremitçi gibi cümle kurdum :( bu leyla ile mecnun kimyamı bozuyor benim
böyle bir kara sevda ile geceyi tamamlatmış seyirliktir.. güneşin oğluna ışınlatmıştır bi an.. bi garip bi his kaplatıyor artık seyrederken.. kendimi hasta gibi hissediyorum bazen.. bi gülüyorum bi hüzünleniyorum.. manik ettin depresif ettin beni ey leyla ile mecnun!..
Arçelik Servis Bornova
bu da nazar boncuğu olsun dedirtecek ayarda bir bölüm oldu on sekizincisi. sonra millet geliyor laaapsss diye izliyor, ilk bölümlere falan hiç bakmadan. (sönük bölümleri buluyorlar hep) ondan sonra bu muymuş herkesin çok komik dediği dizi diye sallıyorlar. her dizi gibi leyla ile mecnun'un da zayıf bölümü oluyor ki on sekiz bölümde üçü, dördü geçmez bunlar. ama oluyor yani, bir sonraki hafta da ağız burun yamultarak güldürüyor. zaten geçen hafta da efsane bir bölüm yayımlandı, o yüzden bana fazla komaz. rahatım yani.
yalnıız, ismail abi bu bölüm biraz bozdu gibi geldi bana. erdal abi ile olan muhabbetlerinde alıştığımızdan çok daha abartılı bir ismail abi vardı. burak aksak ayarı kaçırmaz umarım, çünkü biz ismail abi'yi çok seviyoruz. ha onun dışında bölümün sonuna doğru iyi toparladı, ismail abi de keza. çatı muhabbeti on numaraydı mesela.
bölümün en güzel anı da "fazla kaleminiz var mı?" diye soran leyla'dan geldi. güzelliğini onla çarptı valla o anda. ne yaptıysa ben de tam bilmiyorum şimdi, ama bir acayip güzel göründü gözüme.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder