4 Nisan 2012 Çarşamba

Yataş Yatak Odası Takımları

lise 1 ya da 2 zamanlarım, ergenlik almış başını gidiyor. karşı cinse ilgi hat safhada. abazan belirtiler vücutta baş gösteriyor. bedene zorla sığdırılmışlık hissi var.. düz duvara 4*4 grand cherooke gibi tırmanma potansiyeline sahip bir bünye de cabası.. 7/24 mesir macunu yemiş gibi dolaşıyorum.. okulda bir kıza yazıyorum ama tövbe billah ağzımı açıp senden hoşlanıyorum ya da benimle çıkar mısın, hafta sonu pastane, cafe yapalım mı gibi şeyler konuşamam. bunları söyleyebilmem için ailemi esir alıp beni tehdit etmeleri ya da memleketin açlıktan kırılması,ağır ekonomik bunalım geçirmesi lazım o derece.. okulun yan bahçesinde zerdali ve erik ağaçları vardı o zamanlar. derken bu okulda hoşlandığım hatun ağacın tepesine kedi gibi tünemiş ama inemiyor, yardım istiyor arkadaşından. hemen yanaştım oraya, yakınlarda üstümü değiştirip clark kent modundan sıyrılabileceğim bir telefon kulubesi de yoktu. mecburen lacivert ceketli, gri okul pantolonlu ve ergenlik sivilceleri isyana kalkmış çekirdekten hard core paçoz halimle gittim ağacın bulunduğu yere. önce çıktım ağaca bunu indirebilmek için ama fidan gibi kızın çıkabileceği hafiflikte olan dala çıkamıyordum. sonra bir iki dal aşağısına indim ayağını şu dala at, düşmezsin ben tutarım seni falan dedim.. kalbim de ayakları olsa topukları göte vuracak gibi atıyor.. utancımdan, götü başı açılmış kızın eteğinin altından dikiz yapmak bile aklıma gelmedi o derece.. sonra kız cesaret bulup bir iki deneme yapmaya ve aşağıya inmeye başladı.. neredeyse düşüyordu ama bunu sırtından falan tuttum. sonra indi,gülümseyip sağol,çok iyisin dedi.. sökülen pantolonumu, dalların çizip yırttığı kolumu bacağımı gece fark edebildim.. Yataş Yatak Odası Takımları

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder